9 Eylül 2012 Pazar

ÖN SÖZ



İlk olarak Çakal ın kim olduğunu anlatayım...


Çakal sokağa atıldığını düşündüğüm bir köpek. Bunu düşünmemin nedeni onun alman çoban köpeği kırması olması. Onu bulduğumda çok zayıftı ve kötü durumdaydı. Eğer sahiplenmesem çoktan ölürdü...

ÇAKAL IN İLK GÜNÜ


Çakal ı bulduğumuz gün hayatımın en güzel günlerindendi...

Arda ile ödev yaparken Çakal olacaklardan habersiz bizim evin önündeki çöpten yemek arıyordu. Biz Ardanın ödev defteri için aşağı inince Çakal cana yakınlığını gösterdi ve bizim üzerimize doğru koştu. Biz ondan korkup duvara kaçtık, o ise yanımıza gelmeye çabalıyordu. Ben onu oyalarken Arda da defterini almak için onun arkasından arabaya doğru yaklaştı, ama Çakal fark edince yanına doğru koştu. E tabi haliyle korktu Arda. Çakal onunla oynamak için Ardayı kovalamaya başladı, çocukta onu ısıracağını sanıp kaçtı. Yani kısaca Çakal o benimle oyun oynuyor diye kovaladı Arda ise o beni ısırack diye kaçtı. Ama defteri almıştı, bu yüzden yukarı çıkmak zorunda kaldık. Ödev bitinc yine indik saat 11 olmasına rağmaen onunla oynadık. Artık bize bir zararı olmayacağını bilsekde yanına inmeye çekiniyorduk. Ogece Ardalar gidince o köpeğin bizim olacağını anlamıştım. Diğer günlerim onunla ve sıradan geçti...

ÜZÜCÜ

O gün hayatımın en korkunç günüydü...

O salak veteriner yüzünden canım köpeğimden ayrıldım. Ben ondan yanındaki köpeği götürmesini istedim ama  o gerizekalı o köpeği tutamayınca Çakalı yakaladı. Dersen öbürü gibi kaçsaymış kaçmazdı... Nedeni ben o köpeği çok asil bir şekilde eğittim. Sokakta uzun süre kalmış olmasına rağmen çiğ et yemeyen bir köpekten itaatkarsızlık beklenirmi hiç? Beklenmez... Çakalı barınağa götürdüler. 2-3 ay kadar orada kaldı. Onu kurtardık ama artık burada değil. korkma lan, ölmedi. Sodra dağında bir tanıdığımıza verdik. şimdi bir villada yaşıyor...





BUNU OKUDUĞUN İÇİN SAĞOL ORADAKİ...